March 26, 2010

Baş Ağrısı

Kendimi bildim bileli baş ağrısı çekerim. Baş ağrısıyla ilgili ilk anılarım ilkokul öncesi yıllarımdan. Çok net hatırlaması zor. Herhalde beş ya da altı yaşındaydım,  daha TRT tek kanaldı, babaannemle dedemin evinde ailecek artistik patinaj seyrediyorduk, bir yandan da çekirdek çitliyorduk. Anının burası biraz tutarsız çünkü biz hep beraber çekirdek çitleyen bir aile değildik, hatta babam çekirdeğin sesinden hiç hoşlanmadığı için bizim eve çekirdek çitlenmesi yasaktı. Ama dedim ya babaannemdeydik ve kuruyemişçiden alınmış, üstü tuzla kaplı çekirdeklerden vardı, ne kadar yediğimi hatırlamıyorum ama daha artistik patinaj bitmeden başımın ağrımaya başladığını hatırlıyorum.  O zamanlar bu kadar tanıdık bir his değildi baş ağrısı, şaşırtıyordu beni her ziyaretinde. Hayatım boyunca çekeceğim bir dert olduğunu bilmiyordum. Sonra sabaha kadar kusmuştum. Çocukken genelde kusmadan geçmezdi baş ağrım.

Annem başıma soğuk ıslak bir havlu koyardı, bazen de havlunun içine birkaç parça buz. Havluyu alnıma ve gözlerime  gelecek şekilde yerleştirirdim ki içeri hiç ışık sızmasın. Buzlar kafamı dondursun ağrı da donup kalsın öylece. Kalbimin normalden daha hızlı çarptığını hatırlıyorum başım ağrıdığında. İlaç da işe yaramıyordu o zamanlar çünkü hepsini kusuyordum.

Yıllar içinde baş ağrım çok şekil değiştirdi, büyüdükçe çocukluğumun kusturan ağrıları azaldı, daha hafif ama günlerce devam eden ağrılar geldi, sonra tek taraflılar, göz çukurlarımı yumruk yemişim gibi acıtanlar, çift taraflılar, damarlarımı zonklatanlar, sivilce çıkartanlar. Çok şekil değiştirdiler ama hiç bir zaman tamamen gitmediler.

Ben büyüdükçe baş ağrısının hayatımın bir parçası olduğunu kabul ettim ve baş ağrısıyla yaşayabilmek için çeşitli yöntemler geliştirdim. Yakın zamana kadar bu yöntemler çantamda her zaman ağrı kesici taşımak ve ağrı ucundan kendini gösterdiği anda ilaç alıp eğer mümkünse kendimi karanlık, sessiz bir odaya kapatıp, kendimi dünyadan soyutlamakla sınırlı kaldı. Piyasada satılan bütün ağrı kesicileri denedim, Türkiye'dekileri bitirdiğime inanınca yurtdışından ısmarlamaya başladım. Doktora da gittim tabi, doktor 'tipik migren vakası' dedi, bir reçete yazdı, 'her gün bu ilaçlardan alırsan başın ağrımaz' dedi. Hergün ilaç alırsam tabi başım ağrımaz ama ben başımın neden ağrıdığını öğrenmek için gitmiştim doktora, her gün ilaç almamak için gitmiştim. O reçetede yazan ilaçları hiç almadım ve ilk kez o zaman baş ağrımın esas sebebini bulmaya karar verdim. Herkeste migreni tetikleyen sebeplerin farklı olabildiğini öğrendim ve kendiminkileri araştırmaya başladım.

Zaman içinde bende baş ağrısıyla sonuçlanan bazı durumları buldum ve baş ağrılarımın sıklığı eskiye göre çok çok azaldı. En belirgin olanları sigara dumanı, alkol, stres, kafein, floresan aydınlatma, uzun süre bilgisayar ekranına bakmak, açlık, dehidrasyon, gürültülü ortamlar, yorgunluk. Bunları keşfetmek çok zor oldu diyemem, zaten google'a migren yazınca sebep olarak bunları gösteren sayfalarca sonuç çıkıyor. Ve biraz kendi hayatıma bakınca bunların bana hiç iyi gelmediğini görüyorum. Bu tetikleyicilerin hepsinden elimden geldiğince uzak durmaya çalışıyorum, her zaman başarılı olamıyorum, o zamanlarda da en azından başımın neden ağrıdığını biliyorum.

Üç gündür başım ağrıyor ve neden olduğu hakkında hiç bir fikrim yok. Yediğime, içtiğime dikkat ediyorum, bildiğim migren tetikleyicilerinin hepsinden uzak duruyorum ve hala başım ağrımaya devam ediyor. İlaç almak istemiyorum ama almazsam hayat çok çekilmez oluyor. Bundan sonraki planım çok düzenli bir yemek günlüğü tutup yediklerimden birinin migrene sebep olup olmadığını bulmak. Daha önce de yemek günlüğü tuttuğum dönemler oldu ama bir süre sonra sıkılıp bıraktım hep ve tuttuğum dönemde de başım ağrımadıysa eğer bir yere varamadım. Bu sefer çok kararlıyım. Baş ağrısından tamamen kurtulacağım.

Hadi bakalım!

10 comments:

  1. Kokia diyo ki alti hafta Gluten Free deneyebilirmishsin. Bir iddiaya gore basagrilarinin sebeni gluten yuklemesi.

    ReplyDelete
  2. Benim de aklimda ilk gluteni kesmeyi denemek var. Bugun biraz hazirlik yapacagim, pazartesi de baslamayi hedefliyorum. Bakalim nasil olacak.

    ReplyDelete
  3. gluetensiz hayat amerikada cok rahat. bugdayli ekmek, simit, borek yemedikten sonra zaten kesecek seyler bulgur pilavi, bugday salatasi, arpa ve birayla sinirlaniyor. Meyve sebzeler, bakliyat, pilav ve sut urunlerinin tamami gluten free. bir sorun olursa Ko enisteye danisabilirsin.
    Hadi kolay gelsin.

    ReplyDelete
  4. Evdeyken hiç problem değil ama sokakta biraz dikkat etmek gerekecek sanırım. Bir de kahvaltı oat'larını bir süre kesmek.

    ReplyDelete
  5. Merhaba Yasemin
    Bas agrisi hikayeni okurken sanki kendim yazmisim gibi hissettim. Bana hic bir zaman migren tanisi konmadi. Agri zamanlarinda oyle kendimi kaybediyorum oyle aci cekiyorum ki cevremdekiler bile ne yapacagini sasiriyorlar. Amerika'da buldugum Excedrin bu acilari birazcik hafifletebildi. Bazen 1 saatte bile etki gosterdigi ve gunume devam edebildigim oldu. Aklinda olsun eger hala denemediysen.

    Sevgiler Duygu

    ReplyDelete
  6. Migren :Kusursuz olma isteğiyle kendi üzerinde aşırı baskı yaratma. Epey bastrılmış öfke. Hayatın akışına direnme. Cinsel korkular.( Ağrı çoğun lukla masturbasyonla giderilebilir.)Gittiğim yoga ashramının web sitesinde migrenin zihinsel nedenleri kısmında bu yazıyor. Ne kadar doğrudur, işine yarar mı bilemem, ama yaramasını çok isterim.
    Sevgiler.
    Banu

    ReplyDelete
  7. Duygu'ya:
    Cok tesekkur ederim onerin icin. Excedrin benim de son zamanlarda bas agrimi en hizli sekilde kesen ilac. Ne kadar kullanmak istemesem de bazen mecbur kaliyorum. Ozellikle "excedrin migraine" cok hizli geciriyor agriyi. Sana da gecmis olsun bu arada, bas agrisi bazen gercekten cok zorlastiriyor hayati.

    Banu'ya:
    Cok tesekkur ederim verdigin bilgiler icin. Aklimda bulunsun tabi, ise yariyorsa ilactan daha iyi bir yontem olabilir:))

    ReplyDelete
  8. yastik sorunsalina deginildi mi??
    boyun, sirt, omuz baglantilari icin yat bi serolcum cignesin =)
    gecmis olsun.

    ReplyDelete
  9. Yok yastiga hic deginilmedi aslinda belki ortopedik bir yastigin faydasi olabilir ama Serol'un cignemesi konusundan hic emin degilim, suyum cikar valla Serol beni cignerse :)

    ReplyDelete
  10. ben de 25 mart 2010 tarihinde migren atağı geçirdim... ilginç

    ReplyDelete