March 24, 2010

Amerika'da Çamaşır Derdi

Serol çamaşırları beklerken....


Amerika'da standart bir kiralık evde çamaşır makinesi olmaması ve bu acayip durumun da herkes tarafından gayet normal karşılanması akıl alır gibi değil. Yaşadığınız binanın bodrum katında ortak çamaşır odası varsa şanslı sayılıyorsunuz. Diyeceksiniz ki 'Bu durumda bir acaiplik yok, zaten Türkiye'de de satandart bir kiralık evde çamaşır makinesi yoktur.' Fark şurada ortaya çıkıyor; burada kendi paranızla gidip bir çamaşır makinesi alsaniz da evinize koymanıza izin vermiyorlar. Evet, vermiyorlar. Yasak! 'Çok su harcıyor, haksızlık oluyor!'

Bir çamaşır makinesi bile koyamadığımız eve dünyanın kirasını veriyoruz, bize haksızlık olmuyor mu?

O zaman ne oluyor? Çamaşırhaneli binalardan birinde oturan şanslı kullardan değilseniz çamaşırlarınızı bir güzel biriktirip mahalledeki bir çamaşırhanenin yolunu tutuyorsunuz. Biraz da geciktirmişseniz bu işi, hatta artık dolapta giyecek birşey bulamayacak kadar geciktirmişseniz, bugün bizim yaptığımız gibi altı makineyi ağzına kadar dolduruyorsunuz (sayıyla 6). Hem de 'double load' dediklerinden. Yıka, bekle, kurutmaya at, bekle, katla, paketle, eve dön derken 2 saat göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor. Şimdi o dağ gibi temiz çamaşır evdeki yerlerine yerleştirilmek için beni bekliyorlar.

Bir de 'wash and fold' opsiyonu var çamaşırhanelerin. Güzel bir hizmet aslında. Kirlilerini torbayla teslim ediyorsun görevli kişiye, önce tartıyor, sonra kilo başına (aslında pound ama kafa karışıklığı olmasın diye ben kilo diyorum ona) belirlenmiş ücretle çarpıyor, sana kaç para çdeyeceğini hemen oracıkta söylüyor, bir şaşırıyorsun once, biraz yüksek geliyor ama sonra kabul ediyorsun hemen ve birkaç saat sonra da yıkanmış ve katlanmış olarak teslim alıyorsun çamaşırlarını. Fikir güzel, güzel olmasına ama ne deterjanla yıkanıyor, katlayan insanın elleri ne kadar temiz, donlar yere düşüyor mu yanlışlıkla gibi detayların üzerine fazla düşünmemek ve kirlileri teslim etmeden torbanın içinde hassas bir durum var mı diye dikkatlice bakmak gerekiyor. Yetişkin boyu kaşmir kazak kurutma makinesinden çocuk kazağı olarak çıkabiliyor çünkü. Oluyor böyle şeyler, ya da orijinal boyunda fakat başka bir yetişkinin torbasından çıkıyor, siz de payınıza düşen yüksek belli, beyaz, pamuklu donla idare ediyorsunuz. Kısmet işi hep bunlar.

En güzel çamaşır temiz çamaşır.

İyi geceler!

2 comments:

  1. Cok guldum ben buna:)))

    Ahh ah Yasemin'cim, ben az mi dert yanmistim bu konuda, bir temizlik delisi insan olarak...
    5 yildir aglayacak gibi oluyordum her camasir yikadigimda, sonunda makinesi olan eve tasininca akil sagligma kavustum:)

    Amerika, Amerika ama bu konuda geri kalmislar iste. Aslinda temizlik konusunda geri kalmislar genel olarak, cunku cok onemsemiyorlar bence...Bizim gibi, annelerimiz gibi degil:)

    Cok guzel ve keyifli bir sekilde dile getirmissin durumu, baravo!

    Kumsal:)

    ReplyDelete
  2. ohmygod
    i know serol! through emre. prob he'd not remember. small world or what? :)

    ReplyDelete